Hayır İbrahim en değerlini... dedi rüyadaki ses.
Kendisinden istenen İsmail'i kurban etmesi değil en
değerlisini gözden çıkarmasıydı ama o henüz bunu bilmiyordu.
En değerlini gözden çıkarırsan ona sahip olmadığını
anlarsın, çıkarmazsan sahip olduğunu zannederek yaşamaya bir müddet daha devam edersin... eğer
kaybetme eğitimine maruz kalmazsan.
Sahip olduğunu zannettiğin her şey (henüz) alınmamış bir
eğitimden fazlası değil, her kayıp bir eğitim.
En değerlini gözden çıkarırsan ya da kaybedersen en değerli ikinci şeyin en değerline dönüşür, aynı döngü onun için çalışmaya başlar.
Hasılı kendisine ait zannettiğinin kendisine ait
olmadığını anlamalarla geçer eğitimden nasipli bir kulun ömrü.
Fikrim odur ki evrensel yanılgımızın kaynağı bir şeyleri değerli bulmaktır... ve gözden çıkarmaktaki ilim hiçbir şeyde yok.
Sana ait bir şey olmadığı gibi sen de bir yerlere ait değilsin, bu da "anlaşılacaklar listesi"nin öteki yarısı.
Sahipsizlik:
Anne, baba, kardeş, eş, çocuk, akraba, arkadaş vs.
hiçbirinden değilsin, şüphesiz pürüzsüz bir yalnızlık içindesin. Kimlik diye
taşıdığın da gösterişsiz bir yalan sadece. (Velev ki gösterişli)
Her anlama bir tekamül adımı ve adımların sonunda mutlak
kemalat yok, ölüm var. Anlamalar ancak ölümden sonra tamamlanabilir, böyle
tasarlanmış. (Hikmet)
İnce buzun üstünde yürümek gibi, herkesin suya düşmeden
önce attığı adım farklı ama karşı kıyıya ulaşabilen yok.
Öğreniyor olmanın alamet-i farikası da hüzün, eğitim varsa hüzün kesin vardır.
Kainatın % 99,99 bilmem kaç 99'u boşluktan ibaret çünkü en dıştaki elektronun çekirdeğe uzaklığı çekirdeğin çapına göre aşırı çok büyük... tıpkı ruh yaşının dünyasal kimlik yaşından kat kat kat büyük olduğu gibi.
İnsanın en öz fikirsel kördüğümü sonsuzluğu anlayamaması gibi
sonluluğu da anlayamaması, Einstein bile bunları anlayamadan öldü. Evren'in
sonsuzluğu saçma geliyor kulağa evet ama bir sonu olması daha da saçma, sondan sonra
ne var? Sorun aklın mekan algısında, mekan kavramını yeniden tarif etmemiz
gerek ama nasıl? Akıldan başka şeyler gerekli bunun için, sahip olmadığımız şeyler.
O akıl üstü anlama enstrümanlarına sahip olmadığımız için... sonsuzu anlayacak donanıma sahip olmadığımız için... bizim için hakikatin en temel özelliği flu oluşudur.
Ey insanoğlu; lafa gelince beyninin entel dantel tarafıyla
anlamış gibi "amenna" benzeri sesler çıkartırsın ama gerçekte anlayan
tek bir tarafın bile yok çünkü sonsuzluğu anlamamış birinin hiçbir anlaması
gerçek olamaz.
O yüzden bence siktir git.